3 Temmuz 2008 Perşembe

New York'da yaşam

Bir kaç gündür yazamıyorum diye macera bitti sanmayın.New York macerası tam gaz devam ediyor.Şehri daha çok öğrenmeye ve alışmaya başladım. Şehirde neredeyse bilmediğim mekan kalmadı. Gerçi hala bazı mekanları ve adresleri karıştırıyorum ama olacak o kadar :)

Son bir kaç gündür teknik aksaklıklardan dolayı nete giremedim. Bağlandığım wireless a zart diye şifre konunca apışıp kaldık tabi :). Bizim evdeki modem de 4 portlu normal bir modemmiş. E dedik gidelim kablo alalım. Alalım almasına da bir kablo 15$ olur mu yaaa...

New York'da yaşayanlara acımaya başladım dostlar. Onlar herşeyin en kötüsünü en pahalıya alıyorlar. Su 1$, en basitinden bir meyva suyu 2$ ve hepsi katkılı. Şeftaliler, erikler, kayısılar bizim ülkemizdekilerle alakası olmayan henüz olmamış meyvalar tane uslulü ile 2-3$ a satılıyorlar (Muzun 3 tanesi 1$, üzümün salkımı 2$). Yol kenarlarında ufak arabalarda satılan bu meyvalar ilgi ile(!) yeniyor. Valla ne diyeyim ülkemizin kıymetini bilelim :)

New York acayip bir şehir. Güzellikleri olduğu kadar bir çok kötülüğü de var. Sakın gözünüzde büyütmeyin yani :). Örneğin bir Times square'e girdiğinizde o canlı ışıklar rengarenk dünya sizi alıp başka bir dünyaya götürüyor. Başınız yukarılarda bu cezbedici dünyayı izlerken bir koku dikkatinizi çekiyor. Bu koku tanıdık. Bildiğiniz bok işte (afedersiniz :)) Sağolsun son derece karizma olduğunu bas bas çığıran atlı polislerimiz o atları o kadar güzel tımarlamanın yanında bir de kıçlarına bez taksalarmış ya ! Times Square'i bok götürüyordu dün akşam :D.

Bir diğer karizma vatandaşlarda polisler. Hele bir kaçtanesi yakışıklı olmayı versin. Hemen kollar açılıyor iki yana etrafa sağ sol bakışlar atılıyor ve jöleli saçlarla insanlar adeta terbiye ediliyor :).Yalnız karizma olduğunu bas bas bağıran bazı polis vatandaşlar ağızlarındaki cikleti şişirip patlattıklarında tüm karizmalarının gittiğinin henüz farkında değiller galiba :D.

Şehrin güzelliği yok mu var tabi. Devasa büyüklükte binaları izlerken kendinizden geçiyorsunuz. Broadway'de sel olup akıp giden insanları yara yara bisiklet kullanmanın tadına varıyorsunuz. NBC store da Heroes ürünlerini tek tek inceleyip hayran kalıyorsunuz :D.

Geçen gün sabah vakti işlerin yoğun olmadığı bir zamanı şehri biraz gezmeye ayırdım. NBC store a gittim, New York gifts mağzalarına baktım. New york gifts' de öyle bir t-shirt gördüm ki çok hoşuma gitti ve hemen aldım. Önünde New York City Taxi yazan arkasında da tarifenin yazdığı aynı sarı taksilerin formatında tam işime uyan bir t-shirttü bu. Artık o t-shirt ile işe çıkıyorum. Taxi olduğumu bas bas bağırmadan rahatça sürüyorum :D. Yalnız t-shirtün arkasındaki normal sarı taksi tarifesini uyguladığımı sanacaklarını hiç sanmıyordum :D. Dün iki kişi beni normal sarı taksilerden sanıp bindi ve indiğinde hayal kırıklığına uğradı :D. Sanırım t-shortun arkasındaki tarife tablosunu sildirsem iyi olcak :D

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Ya kardesim sana bir sey sorucam..Simdi ben cebimdeki paranin son kurusunuda bilet,pasaport ve vize islemlerine harcayip NY'a indigimde 5parasiz olursam,sence bir seyler yapabilirmiyim yani.Yanlis anlama,yakinda yapicamda ne kadar sure yasayacagimi merak ediyorum..(yani bir zenci tarafindan oldurulmezsem,yada ne biliyim iste yere ciklet attigim icin bir polis tarafindan sokak ortasinda essek sudan gelinceye kadar dovulerek,ki zaten karizma aninda 0a iner)